HeR ÇoCuK BiR ÇiÇeKTiR
E-K
Kağan: Hanlar hanı, hakan, han, Orta Asya'da eskiden Moğol İmparatorlarına verilen unvan, İmparator
Kanat: Kuşların ve uçucu böceklerin uçmalarını sağlayan organları
Kandemir: Sağlam kan, kanı sağlam olan kimse, sağlam demir
Kaner: Kanlı yiğit
Kansu: Çerkez Memluk beyi, Çin'de bir il, Memluk Sultanlığının son Çerkez Sultanı
Kaplan: Hindistan ve Afrika ormanlarında yaşayan, aslan büyüklüğünde, Postu çizgili, kedigillerden yırtıcı, güçlü bir hayvan
Kapkın: Ansızın yakalayıp alabilen, ısırıp parçalayan, hemen kapan, alan, kapgın, kapan
Karaalp: Karaalp yiğit
Karaca: Geyik türünden, boynuzları küçük ve çatallı bir av hayvanı, Dağ keçisi, yaban keçisi, eti yenen bir kuş, (mecaz olarak)
Karayağız,: Yağız, ünlü halk ozanı Karacaoğlan'ın adından
Karacan: Yağız, bir ağaçcık, Dedem Korkut öykülerinde bir yiğit
Karer: Yağız yiğit
Karan: Karanlık
Karanalp: Kara yağız yiğit
Kartal: Kızıl kara tüylü, güçlü kıvırcık gagalı, iri ve güçlü, yıryıcı bir kuş
Kaya: Büyük ve sert taş kütlesi, pek sert
Kayaalp: Kaya gibi sert yiğit
Kayaer: Kaya gibi sert ve sağlam yiğit
Kayan: ("Kaymaktan") kayma işini yapan, akar gibi yer değiştiren, kayıcı,
Kayarak: Giden akarsu, sel, çığ
Kayatekin: Kaya gibi sağlam şehzade
Kayatimur: Kaya demir, sert demir
Kayatürk: Kaya gibi sağlam ve sert Türk
Kayı: Osmanlıların kökeni olan Oğuz boylarından birinin adı, sağlam, sert, güçlü, sağanak, bora
Kayıhan: Güçlü kağan, sert han, sağlam han
Kaynak: Bir suyun çıktığı yer, göze, pınar
Kayra: Tanrı yardımı; Tanrı'dan ya da büyük bir kimseden gelen iyilik, kayırma, yardım, destek
Keskin: Çok kesici, iyi keser, çok sert, çok etkili
Keskiner: Sert yiğit, keskin erkek
Kerim :Cömert - Ulu, büyük.
Kılıçalp: Kılıç gibi keskin yiğit
Kılıçaslan: Selçuk sultanlarının üçüncüsü, Türklerin Anadolu'yu yurt edinmesini sağlayan, Haçlıları Anadoku'dan kovan Türk beyi
Kılıçer: Kılıç gibi keskin yiğit, kılıç gibi yiğit
Kınay: Hiç durmadan çalışan, çalışkan
Kıraç: Su bulunmayan toprak, kurak toprak, verimsiz toprak
Kıralp: Rengi kırçıl olan yiğit, kırçıl renkli yiğit, kır yiğit
Kıraner: Vurup ezerek parçalayan yiğit
Kırca: Kırçıla yakın, kıra benzer, kır gibi
Kırhan: Kırçıl han
Kırtay: Kır renkli at yavrusu, kır renkli tay
Kırtekin: Kırçıl şehzade
Kıvanç: Mutlu bir olgudan duyulan şey, sevinç öğünç
Kıvançer: Sevinç olan yiğit, övünç olan yiğit, sevindiren kimse
Kıvılcım: Yanmakta olan bir şeyden çevreye sıçrayan ateş parçası
Koçer: Koç yiğit, yiğitler yiğidi
Koçhan: Yiğit kağan
Konur: Kumral, kestanerengi, açık sarı, boz ile sarı arası, (renk) süslü, çalımlı, kimseyi beğenmeyen, gururlu, kahraman, yiğit
Konuralp: Yiğitler yiğidi, onurlu yiğit
Konurata: Yiğit ata, onurlu ata
Konurbay: Onurlu ve varsıl, onurlu bey
Kor: İyice yanarak içine, özüne değin ateş olmuş kömür ya da odun parçası, (mecaz olarak) kıpkırmızı
Koralp: Kor gibi, kor ateş gibi yiğit
Koray: Kor gibi kızarmış ay, kıpkırmızı ay
Korcan: Kor ateş gibi kimse
Korel: Kor ateş durumuna gelmiş el
Korer: Kızıl ateş gibi yiğit, kor gibi erkek
Korgün: Kızıl Güneş, kor durumdaki Güneş
Korhan: Ateş gibi kağan
Korhan: Kor ateş gibi kan, kızıl kan
Korkmaz: Hiçbirşeyden çekinmeyen, yiğit, yürekli
Korkut: Dedem Korkut öykülerinin anlatıcısı sayılan kişinin adından; "korkutmak"tan buyruk
Kortan: Kıpkızıl şafak, Güneş'in doğmasından önceki kızıllık
Koşal: Koşarak git ve al
Köker: Soyca yiğit olan kimse, kökü yiğit
Köknar: Çam türünden, yatay dallı, kerestelik bir orman ve süs ağacı
Köksal: "Yerinden kolayca oynatılamayacak durumda yerleş!"kökünü derinlemesine sal" "kökleş yerleş" anlamında buyruk
Köksalan: Kökleşmiş olan, kök salmış olan
Köksan: Köklü ün, köklü ad
Köksoy: Kökü derinlere giden soydan olan
Kubilay: Çin'de "Yu-An" adıyla yeni bir hanedanlık kuran Moğol İmparatoru, Kubilay Han
Kunt: Sağlam yapılı, sağlıklı, dayanıklı, kalın, sert
Kunter: Sağlam yapılı yiğit, sert yiğit
Kuntman: Sağlam ve iri yapılı erkek
Kuraner: Kurucu kişi
Kurt: Sürülere saldıran, köpek türünden yırtıcı, yabanıl hayvan (mecaz olarak) işini iyi bilen, aldanmaz
Kurtalp: Kurt gibi yiğit
Kurter: Aldanmaz yiğit, işini iyi bilen yiğit, kurt yiğit
Kurtul: Güç bir durumdan kendini kurtar
Kurtuluş: Tehlikeli ve kötü bir durumdan kurtulma
Kuru: Suyu, nemi olmayan, çelimsiz, sıska, arık
Kut: Iyilik getiren şeyin durumu, iyilik getiren şey, uğur; mutluluk, saadet
Kutal: Uğur al, uğurla ilgili, uğursal
Kutalp: Iyilik getiren yiğit, uğurlu yiğit
Kutay: Iyilik getiren Ay, uğurlu Ay, kutlu ay, kutlu ve ay gibi
Kutbay: Uğurlu bey
Kutberk: Uğurlu ve sağlam
Kutcan: Iyilik getiren kimse, kutlu kimse
Kuter: Iyilik getiren yiğit, kutlu yiğit
Kutgün: Kutsal gün, kutlu günde doğmuş
Kuthan: Uğurlu kağan, kutlu kağan
Kutkan: Uğurlu kan, kutlu kan
Kutlay: Uğurlu Ay, kutlu Ay
Kutlu: Iyilik, uğur getirdiğine inanılan, uğurlu kutsal
Kutlualp: Uğurlu yiğit
Kutlubay: Iyilik ve zenginlik getiren
Kutlubey: Uğurlu bey
Kutlucan: Uğurlu ve can kimse
Kutluel: Uğur getiren el
Kutluer: Uğurlu yiğit
Kutluğ: Iyilik ve uğur getirdiğine inanılan, uğurlu, kutlu
Kutluğhan: Uğur getiren kağan, Oğuz Han'ın torunu
Kutluhan: Uğur getiren kağan
Kutlutekin: Uğurlu ve biricik, uğur getiren şehzade, uğurlu prens
Kutlutin: Kutsal ruh
Kutlutürk: Uğurlu Türk, kutsal Türk
Kutman: Uğur getiren, uğurlu kimse
Kutsal: Tapınılacak ya da uğrunda can verilecek denli sevilen; Dokunulmaması gereken; uğur getirdiğine inanılan Uğurlu, kutlu
Kutsalan: Uğur getiren, uğur salan
Kutsalar: Uğur getiren kimse, uğur getiririr, kut gönderir
Kutsan: Uğurlu ad, kutlu ad
Kutsay: Uğurlu say
Kutsoy: Kutlu soydan gelen, soyu kutlu
Kuzey: Sağını doğuya, solunu batıya veren bir kimsenin tam karşısına düşen yön
Kuzgun: Bir tür karga
Küntay: Sağlam yapılı, kunt Ay